“ niye GECELERİ DAHA ÇOK DÜŞÜNÜYORUM ?”
hayatımız boyunca sık sık karşılaştığımız durumlardan biri var ki tahminen de çoğumuz bu durumla şu
sıralar bile çaba veriyoruz.Kadın erkek farketmeksizin hepimizin ortak bir biçimde geceleri daha
duygusal ve daha fazla düşünen bir yanımız olduğu aşikardırBelkide vakit zaman karşılık aradın
‘niçin geceleri düşündüğüm her şey bana gündüz düşündüğümden daha farklı ve daha ağır geliyor
?’dediğin vakit içindera bir dönelim dilersen.
Gece aşikâr bir saatten daha sonra çok duygusal oluruz.Hatta İngilizcede bu durum ‘soft hours ‘diye
bilinir.Özellikle gece 02:00-03:30 aralığında hislerimizi pişman olacak düzeye kadar dinlemeye
bu biçimde bir isim verilmiştir.Gece olur ve zihinde ,kalpte o mahkeme kurulmuştur artık.Bir hakim edası ile
yanılgılar, günün kritiği, tahminen hayli vakit evvelce söylenmemiş kelamlar gelcek planları
kıymetlendirilir.Sürekli tıpkı şeyi düşünme durumunun mevcudiyetine
‘ruminasyon’denilmektedir.Buna bir nevi zihinsel bir geviş getirme diyebiliriz. Gece bulunduğu
karanlık ortamda o sessizlikte geceleri dikkat bozan yada ilgi çeken birşey olmadığı için daha sakin
olduğundan beşerler kendini sorgulamaya başlar. niye? Nasıl? üzere sözler kullanarak yaptığı veya
yapacağı işleri sorgular ve buradaki iç ses sahiden bize mi aittir yoksa epey eskilerden bize söylenen
,dayatılan niyetler midir? Kim bizi bu biçimde eleştirirdi ömrümüzde ? Kim kurardı o hakim edası ile
eleştiren cümleleri? İnandığın fikir , his sahiden sen misin yoksa seni geceleri daha mutsuz
yapan o ses bir koro mu?
Ve öteki değerli sorumuz şu: gece bir anda gelen öteki niçini nedir?Cevabı güneş ışığı’dır. Şayet güneş
yoksa, mutsuzsunuzdur. Güneş, direkt olarak serotonin üretimine tesir ediyor. Bu yüzden genellikle
güneşli havalarda keyifli oluyorken kapalı havalarda bohem takııyoruz ve bu yüzden geceleri mutsuz
oluyoruz. Sadece bu yüzden kuzey kutbu’nda yaşayan insanların intihar oranı pek fazladır. Güneş
ışınları uzunca bir süre olmayınca depresyona giriyorlar ve mutsuzluklarından dolayı intihar ediyorlar.
Bu sebepten ötürü kuzey ülkelerinde “yapay güneş ışığı merkezleri” kurulmuştur. Güneş ışığı
serotonin salgılattığı için, beşerler daha keyifli olsunlar diye güneş ışığı merkezleri açılmıştır.
Bilhassa iç dünyana güneşin doğduğu kaç günlere diyelim mi geceleri daha epey hırpaladığın o yanın
biraz ışık alsın mı artık.
Okumaya devam et...
hayatımız boyunca sık sık karşılaştığımız durumlardan biri var ki tahminen de çoğumuz bu durumla şu
sıralar bile çaba veriyoruz.Kadın erkek farketmeksizin hepimizin ortak bir biçimde geceleri daha
duygusal ve daha fazla düşünen bir yanımız olduğu aşikardırBelkide vakit zaman karşılık aradın
‘niçin geceleri düşündüğüm her şey bana gündüz düşündüğümden daha farklı ve daha ağır geliyor
?’dediğin vakit içindera bir dönelim dilersen.
Gece aşikâr bir saatten daha sonra çok duygusal oluruz.Hatta İngilizcede bu durum ‘soft hours ‘diye
bilinir.Özellikle gece 02:00-03:30 aralığında hislerimizi pişman olacak düzeye kadar dinlemeye
bu biçimde bir isim verilmiştir.Gece olur ve zihinde ,kalpte o mahkeme kurulmuştur artık.Bir hakim edası ile
yanılgılar, günün kritiği, tahminen hayli vakit evvelce söylenmemiş kelamlar gelcek planları
kıymetlendirilir.Sürekli tıpkı şeyi düşünme durumunun mevcudiyetine
‘ruminasyon’denilmektedir.Buna bir nevi zihinsel bir geviş getirme diyebiliriz. Gece bulunduğu
karanlık ortamda o sessizlikte geceleri dikkat bozan yada ilgi çeken birşey olmadığı için daha sakin
olduğundan beşerler kendini sorgulamaya başlar. niye? Nasıl? üzere sözler kullanarak yaptığı veya
yapacağı işleri sorgular ve buradaki iç ses sahiden bize mi aittir yoksa epey eskilerden bize söylenen
,dayatılan niyetler midir? Kim bizi bu biçimde eleştirirdi ömrümüzde ? Kim kurardı o hakim edası ile
eleştiren cümleleri? İnandığın fikir , his sahiden sen misin yoksa seni geceleri daha mutsuz
yapan o ses bir koro mu?
Ve öteki değerli sorumuz şu: gece bir anda gelen öteki niçini nedir?Cevabı güneş ışığı’dır. Şayet güneş
yoksa, mutsuzsunuzdur. Güneş, direkt olarak serotonin üretimine tesir ediyor. Bu yüzden genellikle
güneşli havalarda keyifli oluyorken kapalı havalarda bohem takııyoruz ve bu yüzden geceleri mutsuz
oluyoruz. Sadece bu yüzden kuzey kutbu’nda yaşayan insanların intihar oranı pek fazladır. Güneş
ışınları uzunca bir süre olmayınca depresyona giriyorlar ve mutsuzluklarından dolayı intihar ediyorlar.
Bu sebepten ötürü kuzey ülkelerinde “yapay güneş ışığı merkezleri” kurulmuştur. Güneş ışığı
serotonin salgılattığı için, beşerler daha keyifli olsunlar diye güneş ışığı merkezleri açılmıştır.
Bilhassa iç dünyana güneşin doğduğu kaç günlere diyelim mi geceleri daha epey hırpaladığın o yanın
biraz ışık alsın mı artık.
Okumaya devam et...