İsrail Filistin Sorunu Ne Zaman Başladı.Txt ?

Esenyurtlu

Global Mod
Global Mod
İsrail-Filistin Sorunu: Kökenleri ve Tarihi

İsrail-Filistin sorunu, uzun bir tarihe dayanan karmaşık ve çeşitli faktörlerin bir araya gelmesiyle ortaya çıkan bir sorundur. Temelleri, 19. yüzyılın sonlarına ve 20. yüzyılın başlarına dayanır. Bu dönemde, Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşü ve Avrupa'daki Siyonist hareketin yükselişiyle birlikte, Filistin topraklarına olan talepler arttı.

Filistin toprakları, tarih boyunca farklı medeniyetlerin ve kültürlerin kesişme noktası olmuştur. Ancak, modern İsrail-Filistin sorunu, 19. yüzyılın sonlarına ve 20. yüzyılın başlarına kadar uzanan Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşü ve Avrupa'daki Siyonist hareketin etkisiyle şekillenmeye başladı. Bu dönemde, Avrupa'daki Yahudi nüfusu, anti-Semitizm ve ulusal kimlik arayışı gibi faktörlerle etkilenerek Filistin topraklarına göç etmeye başladı.

Siyonizm ve Filistin'e Göç

Siyonizm, 19. yüzyılda Avrupa'da ortaya çıkan ve Yahudi halkının milli ve siyasi bir varlık olarak kendi topraklarında yaşama hakkını savunan bir harekettir. Siyonistler, Yahudi halkının Filistin topraklarına geri dönmesini ve orada bir ulusal ev kurmasını amaçladılar. Bu dönemde, Avrupa'da Yahudilere yönelik artan ayrımcılık ve anti-Semitizm, Siyonist hareketin güçlenmesine katkıda bulundu.

Bu süreçte, Yahudi göçü Filistin'e hız kazandı. Filistin'deki yerli Arap nüfusuyla çatışmalar artarken, Filistin'deki Yahudi nüfusu da giderek artıyordu. Filistin topraklarında yaşayan Araplar, bu göç dalgalarını endişeyle karşıladılar ve kendi topraklarının kaybıyla karşı karşıya olduklarını hissettiler.

Balfour Deklarasyonu ve Britanya Mandası Dönemi

İsrail-Filistin sorununun tarihsel seyrinde önemli bir dönüm noktası, 1917'de İngiltere'nin Filistin toprakları üzerindeki kontrolünü ele geçirmesi ve Balfour Deklarasyonu'nu yayınlamasıyla başladı. Balfour Deklarasyonu, İngiliz Hükümeti'nin Yahudilere Filistin'de ulusal bir yurt kurma hakkını desteklediğini belirten bir beyandır. Ancak, bu deklarasyon Filistinli Araplar arasında büyük bir tepkiye neden oldu ve bölgedeki gerilimi artırdı.

İngiliz Mandası döneminde, Filistin topraklarındaki siyasi ve etnik gerilimler artmaya devam etti. Filistin'deki Yahudi göçü ve yerli Arap nüfusu arasındaki çatışmalar, bölgedeki istikrarsızlığı artırdı. İngiliz yönetimi altında, İsrail ve Filistin arasındaki toprak talepleri ve siyasi çekişmeler giderek arttı.

Bölünme Planı ve İsrail Devleti'nin Kuruluşu

İkinci Dünya Savaşı'nın ardından, Filistin topraklarındaki siyasi gerilimler artmaya devam etti. 1947'de Birleşmiş Milletler, Filistin'in bölünmesini öneren bir planı kabul etti. Bu plan, Filistin topraklarını Yahudi ve Arap devletleri arasında paylaşmayı öneriyordu. Ancak, bu öneri her iki tarafın da kabulüne karşın gerçekleşmedi.

1948'de, İsrail Devleti'nin kurulmasıyla birlikte, bölgedeki gerilimler doruk noktasına ulaştı. Arap devletleri, İsrail'in kuruluşunu tanımadı ve bölgeye askeri müdahalede bulundu. Bu dönemde, birçok Filistinli Arap da topraklarını terk etmek zorunda kaldı ve Filistin mülteci sorunu ortaya çıktı.

Savaşlar ve İşgal

İsrail'in kurulmasının ardından, bölgede bir dizi savaş ve çatışma yaşandı. 1948 Arap-İsrail Savaşı, 1956 Süveyş Krizi, 1967 Altı Gün Savaşı ve 1973 Yom Kippur Savaşı gibi çatışmalar bölgedeki gerilimi artırdı ve toprak değişimine neden oldu. Özellikle, 1967 Altı Gün Savaşı sonrasında İsrail, Batı Şeria, Doğu Kudüs, Gazze Şeridi ve Golan Tepeleri'ni işgal etti.

İşgal altındaki topraklarda, İsrail'in yerleşim politikaları ve Filistinlilere yönelik baskılar arttı. Filistinli gruplar, İsrail'e karşı silahlı mücadeleye başladılar ve intifadalar ortaya çıktı. Bu dönemde, İsrail-Filistin çatışması bölgedeki istikrarsızlığı artırmaya devam etti ve uluslararası toplumun dikkatini çekti.

Barış Süreci ve Çö

züm Arayışları


Son yıllarda, İsrail ve Filistin arasında barış süreci ve çözüm arayışları devam etmektedir. Oslo Anlaşmaları gibi çeşitli girişimler, İsrail ve Filistin arasında müzakereleri teşvik etmeye çalıştı. Ancak, bu süreçlerde yaşanan çatışmalar ve anlaşmazlıklar, kalıcı bir çözüme ulaşmayı zorlaştırdı.

Bugün, İsrail-Filistin sorunu hala devam etmektedir ve bölgedeki çatışma ve gerginlikler devam etmektedir. Uluslararası toplum, İsrail ve Filistin arasında barış ve adaletin sağlanması için çaba göstermeye devam etmektedir. Ancak, taraflar arasındaki derin köklü anlaşmazlıklar ve güven eksikliği, kalıcı bir çözüme ulaşmayı zorlaştırmaktadır.
 
Üst